Dram

1986 yılının 26 Nisan günü, Ukrayna'nın Pripyat şehri yakınlarındaki Çernobil Nükleer Santrali'nde meydana gelen arıza, reaktör 4'te çekirdek patlamasına yol açarak tarihin en büyük nükleer felaketlerinden birine neden oldu. Bu mini dizi, felaketi kontrol altına alma mücadelesi veren üç ana karakterin hikayesini anlatıyor: Baş bilim insanı Valery Legasov, Sovyet hükümetini temsil eden politikacı Boris Shcherbina ve olayın gerçek nedenini ortaya çıkarmaya çalışan nükleer fizikçi Ulana Khomyuk. Dizi, gerçeğin göz ardı edilip kamuoyundan saklandığı durumlarda ortaya çıkan yıkıcı sonuçlara odaklanıyor ve izleyiciye sürekli olarak "Yalanların bedeli nedir?" sorusunu sorduruyor. Çernobil kazasının insanlar ve doğa üzerindeki uzun vadeli etkilerini ele alan yapım, dönemin siyasi iklimini, bürokratik engelleri ve bilim ile politikanın çarpışmasını etkileyici bir şekilde gözler önüne seriyor. Olağanüstü oyunculuklar ve görsel anlatımıyla gerilim dolu sahneler sunan bu hikaye, gerçeğin peşinden gitmenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Kimya alanında parlak bir zekaya sahip olan Walter White, New Mexico'daki bir lisede kimya öğretmeni olarak sıradan bir hayat sürmektedir. Ancak hayatı, evre III akciğer kanseri teşhisi konulup sadece iki yıl ömrü kaldığını öğrendiğinde tamamen değişir. Hamile eşi ve engelli ergen oğlunun geleceğini maddi olarak güvence altına alma arzusuyla, Walter kimya bilgisini kullanarak dünyanın en saf ve en kaliteli kristal metamfetaminini üretmeye karar verir. Eski öğrencisi Jesse Pinkman ile ortaklık kurarak kısa sürede imzası haline gelen "mavi meth"i piyasaya sürerler. Bu uyuşturucu, onları beklenmedik bir şekilde zengin ederken, aynı zamanda Walter'ın DEA'de çalışan kayınbiraderi Hank'in dikkatini çeker. Yeraltı dünyasında güçleri arttıkça, Walter giderek tehlikeli bir suçluya dönüşürken, Jesse de çabuk sinirlenen bir uyuşturucu satıcısına evrilir. Hank'in amansız takibi, Walter'ı izlerini kaybettirmek için sürekli yeni ve riskli yollar bulmaya zorlar. Kimya öğretmenliğinden acımasız bir uyuşturucu lorduna dönüşen bu hikaye, gerilim ve dram dolu sahnelerle izleyicileri her an şaşırtmayı başarıyor.

DC Comics evreninden Green Arrow'u ekrana taşıyan Arrow, 2012 yılında başladı. Milyarder playboy Oliver Queen (Stephen Amell), beş yıl kayıp olduğu ıssız bir adadan döndüğünde, adaletsizliğe karşı savaşmak için eğitimli, ölümcül bir okçuya dönüşmüştür. Star City'ye geri dönen Oliver, geceleri suçlulara karşı savaşan "Arrow" kimliğine bürünür ve zamanla John Diggle, Felicity Smoak gibi sadık bir ekip kurar. Dizi, Oliver'ın adada geçirdiği zorlu yılları ve onu bu intikamcıya dönüştüren olayları flashback'lerle anlatır. Aksiyon ve karanlık tonuyla dikkat çeken Arrow, DC Evreni'nin diğer dizileriyle de çapraz geçişler yaparak geniş bir süper kahraman dünyası yaratmıştır.

Marvel Sinematik Evreni'nin bir parçası olan Agents of S.H.I.E.L.D., "Yenilmezler" filminden sonra hayata dönen Ajan Phil Coulson liderliğindeki özel bir ekibin maceralarını konu alır. Bu ekip, dünya genelinde ortaya çıkan doğaüstü ve sıradışı olayları araştırarak dünyayı tehdit eden güçlerle mücadele eder. Dizide, süper güçleri olmayan S.H.I.E.L.D. ajanları, Hydra'nın yükselişi ve Inhuman'ların ortaya çıkışı gibi karmaşık olayları araştırırken, kendi içlerindeki dinamikler ve kişisel hikayeler de ön plana çıkar. Dizi, "her kahramanın süper olmadığını" vurgulayarak, sıradan insanların da bir araya gelerek büyük işler başarabileceği fikrini işler.

2025 yapımı televizyon dizisi Aniela'da, zengin kocasının kendisini beş kuruşsuz bırakmasıyla hayatı altüst olan Varşovalı bir sosyetik kadın konu ediliyor. Lüks yaşam tarzından ve tüm mal varlığından yoksun kalan Aniela, hayatta kalmak için sadece zekasına güvenmek zorunda kalır. 45 dakikalık bölümler, Aniela'nın yoksullukla yüzleşmesini ve daha önce bilmediği içsel güçlerini keşfetmesini ele alacak.

Amaçsız bir bilgisayar oyuncusu ve iki arkadaşı kendilerini paralel evrendeki Tokyo'da bulur. Burada hayatta kalmak için bir dizi acımasız oyuna katılmaları gerekir.